Tag Archives: anüs

ANTHRAX (ŞARBON)

Standard

Bilinen en eski zoonoz hastalıklardan birisidir. Bütün türler duyarlı olmasına rağmen sığır ve koyunlarda en yaygındır. İnfeksiyon, vücut ısısının yükselmesi, dalağın şişmesi, kanın katran gibi koyu renk alması ve pıhtılaşmaması, deri altı ve subseröz dokularda sero-hemorajik infiltrasyonların oluşması ile karakterizedir. Yurdumuzun her bölgesinde ve her mevsimde ortaya çıkar. Halk arasında hayvanlarda “DALAK veya ŞARBON” , insanlarda “KARAÇIBAN ve KASAP ÇIBANI” olarak bilinmektedir.

Hastalık insanlarda, deri şarbonu, akciğer şarbonu ve ender olarak görülen bağırsak şarbonu olarak üç ayrı şekilde görülür.

Deri şarbonu; papül, vezikül ve püstülle karakterize üzerinde siyah bir kabuk bulunan nekrotik ülserler şeklinde görülebileceği gibi, bağ dokusu, boyun, göğüs ve göz kapaklarının deri altı dokusunda ödemler ve bu ödemli alanın üstünde vesikülle karakterize bir şekilde de görülebilmektedir.

Akciğer şarbonu; özellikle hayvan yünleri ve kıllarıyla uğraşanların sporları solumasıyla meydana gelmektedir. Ağır bir hemorajik bronko-pnömoni ile karakterizedir.

Bağırsak şarbonu; genel durum bozukluğu ve şiddetli bir gastro-enteritis ile karakterizedir. Tanı koymak güç olduğundan dolayı kurtuluşu yok gibidir. Bu klinik formların birisinde etken kana karışıp septisemi yaparsa hastalık öldürücü bir hal alır. Menenjitin de görüldüğü vakalar mevcuttur.

Etken

Hastalığın etkeni, Bacillus antracis, sporlanarak çoğalan bir bakteridir. B. antracis, 55 – 60 oC’ de 10-15 dk.’ da inaktif hale gelirken, sporları toprakta, merada ve sularda 50-60 yıl canlı kalabildiği gibi, fiziksel ve kimyasal etkilere karşı çok dayanıklıdır. Nemli ısıda, 121oC’ de 15 dk’ da, kuru ısıda 160 oC’ de 60 dk.’ da ölürler. Antraks sporları, %0.1 sublime içinde 70 saat, %4 potasyum permanganatta 15 dk., %3 formolde 3-4 gün ve %5 fenolde 2-40 gün canlılığını koruyabilmektedir. Kurutulmuş halde sporların yıllar boyu saklanması olasıdır.  Sporlar mide sıvısından etkilenmez.

Kesim öncesi muayene bulguları

Hasta hayvanların beden ısıları yüksektir. Kanlı diare, koyu renkli dışkı, burun ağız ve vulvadan koagule olmayan kan akar. Hastalık genellikle 3-5 gün içinde ölümle sonlanır. Hastalık perakut,  akut ve subakut seyredebilir. Kronik forma sahip değildir. Perakut olaylarda hiçbir semptom göstermeden 1-4 saat içinde ölüm gözlenir. Ölmeden önce ağız,  burun,  anüs ve vulvadan kan gelir. Şüpheli hayvanlardan kulak içi venasından veya kuyruk venasından alınan kandan hazırlanan sürme preperatta tipik etkenler görülebilir.

Et muayenesi bulguları

Kesimi yasak hastalıktır. Yinede bilmeden kesim yapılırsa deri altı subseröz dokularında,  kaslar arasında sarı peltemsi sızıntılar, irin veya yaygın kanamalar görülür. Dalak normal durumunun 2-6 katı kadar büyümüştür. Kesildiği zaman dokusu çamur kıvamında, katran görünümündedir. Kan katran renginde olup çoğunlukla pıhtılaşmaz veya geç pıhtılaşır. Çoğunlukla hemorajik bağırsak yangısı vardır. Bütün organlarda hemorajiler,  karaciğer,  kalp ve böbrek parankiminde dejenerasyonlar görülür. Lenf yumrularında hiperemi ve kanamalar bulunur. Ölüm sertliği şekillenmez. Vücut boşluklarında kanlı seröz sızıntı vardır.

Ayırıcı tanı

Antraks sığır pastörellozu, yanıkara, septisemi, piroplazmozis ve leukoz ile karıştırılabilir. Piroplazmozis’de ikterus vardır. Dalakta büyüme gözlenmesine karşın, dalak pulpası serttir ve kan pıhtılaşır. Buna ilaveten  idrar  kırmızı- kahverengidir. Yanıkarada da dalakta büyüme gözlenmesine karşılık, dalak pulpası çamur kıvamında değildir. Şüpheli durumlarda laboratuvar  muayenesi ile kesin teşhis konulur.

Etler hakkında karar

Antraks’lı hayvanların veya bu hastalıktan şüpheli olanların kesimi,  etlerinin veya bütün diğer kısımlarının tüketime sunulması kesin olarak yasaktır. Bu hastalıktan ölmüş hayvanların kadavraları,  et,  deri,  iç organlar,  boynuz, tırnak ve diğer bütün kısımları imha edilir.

HSZY. Madde 109 – Bir yerde şarbon hastalığının çıktığını haber alan hükümet veteriner hekimi hastalık bölgesine geldiğinde hastaları ayırır ve sağlam hayvanlardan ayrı bir yerde muhafaza altına alır. Hayvan sağlık zabıtası komisyonu  kurulur. Komisyon hükümet veteriner hekiminin hastalık raporuna göre hastalık çıkış kararı alır ve hastalığı ilan eder.

a)        Hayvan sağlık zabıtası komisyonu kararına göre tespit edilen hastalıklı  bölgenin giriş ve çıkış yerlerine “şarbon hastalığı vardır” levhaları dikilir.

b)       Şarbon hastalığından ölen hayvanlar mümkünse yakılarak imha edilir veya iki metre derinliğindeki çukurlara,  üzerlerine sönmemiş kireç dökülerek,  derileri ile birlikte gömülür. Hastalıktan ölen hayvanlara ait maddelerin çevreyi bulaştırmaması için hükümet veteriner hekimi gerekli tedbirleri almakla yükümlüdür.

c)        Hasta ve hastalıktan şüpheli hayvanların yem ve su kapları bulundukları  yerden dışarı çıkarılamaz ve diğer hayvanlar için kullanılmaz. Hasta ve hastalıktan şüpheli hayvanların bulunduğu yere çıplak ayakla girilmez. Hayvan bakıcılarının ellerinde ve açık yerlerinde yara bulunmamalıdır.

d)       Hasta ve hastalıktan şüpheli hayvanların kesilmesi ve etlerinin tüketilmesi yasaktır. Deri,  kıl,  yapağı,  boynuz ve tırnaklarına el konulur ve imha edilir.

e)        Hasta ve bulaşmadan şüpheli hayvanların sütü,  yapağı ve kılları imha edilir.

f)        Şarbon hastalığı yoldaki sürülerde ve hayvanlarda nakledilirken çıkmışsa hastalar ayrılır. Hastalıksız hayvanlar ayrı bir yerde karantinaya alınır. Beş  gün içinde hastalıksız hayvanlardan yeni bir hasta tespit edilmez ise sürünün yer değiştirmesine izin verilir.

g)       Şarbon hastalığından ölen hayvanlara otopsi yapılmaz. Ancak marazi madde almak için kadavralar gömülecek çukurun içinde açılır. İşlem tamamlandıktan sonra derhal sönmemiş kireç dökülerek gömülür.

h)       Şarbon hastalığının sönüşüne kadar karantina bölgesine aşısız tek tırnaklı,  sığır,  koyun,  keçi ve domuzların girmesi yasaklanır. Şarbon hastalığına karşı aşılanmış hayvanların girişine izin verilir.

i)         Karantina bölgesinden mezbahaya sevk edilmek istenen büyük ve küçük baş  hayvanlar hükümet veteriner hekimince muayene edilir. Hastalıksız oldukları tespit edilen hayvanlar derhal kesilmek üzere kapalı vasıtalarla en yakın mezbahaya gönderilir. Hükümet veteriner hekimi durumu mezbaha veteriner hekimine bildirir.

j)         Şarbon hastalığı insanlara da bulaşabileceğinden,  hükümet veteriner hekimi hastalık hakkında hayvan sahiplerine ve mahalli sağlık teşkilatına bilgi verir.

k)       Şarbon hastalığı mikrobu ile bulaşık mera ve su kaynaklarına hayvanların girmesi yasaklanır. Bu yerlerde otlatılmasında ve sulanmasında zaruret olan hayvanlar şarbon hastalığına karşı aşılanır ve aşılamadan 15 gün sonra bulaşık bölgeye girmelerine müsaade edilir.

l)         Şarbon mikrobu ile bulaştığından şüphe edilen hayvan yemleri laboratuar sonuçlarına göre değerlendirilir. Müspet çıkanlar imha edilir.

m)      Şarbon hastalığı çıkan veya hasta ve hastalıktan şüpheli hayvanların muhafaza edildiği ahır ve ağıllara; buralardaki eşya ve malzemeler,  hayvan yemleri ve maddeleri ile artıkları dezenfekte edildikten sonra hastalıksız hayvan konulmasına müsaade edilir.

n)       Şarbon hastalığında konulan karantina son ölüm veya iyileşmeden 15 gün sonra gerekli dezenfeksiyon yapıldıktan sonra kaldırılır.

FRENGİ

Standard

Frengi hastalığı, treponema pallidum adındaki mikrobun sebep olduğu cinsel yolla insanlara bulaşan bir hastalıktır. Erken tedavi edilmezse, bakteriler çoğalıp bir çok organa zarar verebiliyor.

Frengi nedir?

Frengi, Treponema pallidum adı verilen bir bakterinin neden olduğu cinsel yolla bulaşan bir hastalıktır. Tedavi edilmediği takdirde, bu bakteri zaman içerisinde vücuda yayılarak birçok organda hasara neden olur.

Frenginin belirtileri nedir?

Hastalık; penis, vajina, anüs (makat) ya da ağız yolu ile bulaşır. Mikrobun sağlam kişiye bulaşmasından sonra ilk belirtiler 10 gün ile 3 ay içerisinde ortaya çıkar. Hastalıkta bir veya daha fazla sayıda, üstü açık, bir santimetre boyutlarında , sert, ağrısız “şankır” adı verilen yaralar oluşur. Bu yaralar, genelde bakterinin ilk bulaştığı cinsel organlar etrafında oluşur. Mikrop daha sonra kan yolu ile bütün vücuda yayılır. Kasık ve boyun lenf bezleri şişebilir.

Frengi şankırı ne zaman ortadan kalkar?

İster tedavi edilsin ister edilmesin frengi şankırı birkaç hafta içerisinde kendiliğinden kaybolur. Tedavi görmeden yaraların iyileşmesi hastalığın iyileşmesi anlamına gelmez. Bu devrede tedavi edilmeyen hastalarda hastalık ilerler.

Frengi, şankır döneminde tedavi edilmez ise ne olur?

Hastalık şankır döneminde tedavi edilmez ise, yaraların ortaya çıkışından itibaren 3-6 hafta içerisinde, ellerde, ayaklarda ve vücudun diğer kısımlarında kırmızılıklar (döküntüler) oluşur. Bu kırmızılıkların olduğu bölgelerde de bakteri bulunmaktadır. Bakteri, fiziksel temas sonucu, bu bölgelerdeki yara, sıyrık gibi kısımlardan sağlam kişiye bulaşabilir. Döküntüler genellikle birkaç hafta ya da ay sonra kendiliğinden ortadan kalkar. Döküntüleri ile birlikte; hafif ateş, yorgunluk, baş ağrısı, boğaz ağrısı gibi belirtiler de bulunabilir. Tedavi edilmeyen vakalarda dahi, bu belitiler kendiliğinden kaybolabilir. Frenginin ikinci dönemi olarak bilinen bu dönem 1-2 yıl devam edebilir.

Frengi, döküntü döneminde de tedavi edilmez ise ne olur?

Gerek birinci, gerekse ikinci dönemde tedavi edilmeyen frengi vakalarının üçte birinde, hastalık uzunca bir süre sessiz kaldıktan sonra daha ileri bir döneme gider. Bakteri kalp, gözler, beyin, sinir sistemi, kemikler, eklemler başta olmak üzere vücudun birçok yerinde hasarlara neden olur. Bunun sonucu ruhsal bozukluklar, körlük, felçler ve ölüm meydana gelir.

Frengi gebe kadından bebeğine bulaşır mı?

Tedavi edilmeyen frengili gebe kadından, bakteri hamilelik esnasında bebeğe bulaşabilir. Bulaşım riski % 70 dolayındadır. Bu gebelerin ise yaklaşık % 25′i, ölü doğum ya da erken dönem bebek ölümü nedeni ile çocuklarını kaybederler.

Frengi kan nakli ile de geçer mi?

Hastalık mikrobu kanda da bulunduğundan kan da frengi testi yapılır. Test sonucu hastalık bulunduğu anlaşılırsa kan başkalarına verilmez. Kontrolsüz kan nakli ile hastalık sağlam kişiye bulaşabilir.

Frenginin tedavisi var mıdır?

Frengi genellikle penisilin tedavisi ile kolayca iyileşir. Penisilin dozu ve uygulama şekli hekim tarafından belirleneceğinden, cinsel organları etrafında frengi şankırı olanlar kendi kendilerine ilaç kullanmamalıdır. Tedavinin başlangıcından genellikle 24 saat sonra bulaştırıcılık kaybolur.

– Hekim önerisi olmadan ilaç kullanmayınız!
– Cinsel yolla bulaşan hastalık belirtilerinden kuşkulandığınızda hekime başvurunuz.
– Cinsel eşinizin de muayene ve gerekirse tedavisini yaptırınız.

Frengiden nasıl korunulur?

– Cinsel ilişkide kondom kullanınız.
– Cinsel eş sayısının artmasının, hastalık bulaşma riskini de arttırdığını unutmayınız. Tek eşliliği tercih ediniz.
– Size nakledilecek kanda gerekli testlerin yapılıp yapılmadığını sorunuz.
– Hamile iseniz, doğum öncesi dönemde düzenli sağlık kotrollerinizi yaptırınız.